29 Ağustos 2013 Perşembe

BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ



Büyük Ortadoğu Projesin’e göre; Ortadoğu’da “Suudi Arabistan, Suriye, Irak’ın bir bölümü ve Lübnan’ı” içine alan ve “Haşimi Krallığı” adı verilen yeni bir “krallık” kurulacak, Sünni Ortadoğu Arapları bu devlet içinde toplanacaktır. “Birinci Dünya Savaşı sonrasında belirlenen yapay sınırları” ortadan kaldıran ve nüfusunun tümü Sünni olan bu türdeş (homojen) devlet aynı zamanda “azınlık sorunlarını çözme yeteneğinde” olacaktır.“Irak Kürdistanı”’nda (Kuzey Irak) ilk aşamada etnik türdeşliğe sahip bir “Kürt devleti yaratılacak”, bu devletin sınırları daha sonra “Suriye ve İran’ın içlerine dek” uzanacaktır. İsrail, “olması gereken sınırlara dek genişleyecek”, yeni sınırlar içinde kalan Araplar, kurallara uymak koşuluyla yerlerinde kalabilecek ya da “Haşimi Krallığı’na giderek onun vatandaşı olabileceklerdir”. İsrail’in bugünkü sınırları içinde yaşayan ve “uzun süreden beri yerleşik olan” Araplar, İsrail’de kalabilecekler ya da “Arap göçmenler (Filistinliler) gibi Haşimi Krallığına gideceklerdir.

19 Ağustos 2013 Pazartesi

FAŞİZMİN KÜRESELLEŞMESİ



Faşizm ve Nazizm, ekonomik temelleriyle incelendiğinde günümüzdeki küreselleşme uygulamalarından öz olarak, ayrımlı olmadığı görülecektir. İtalya ve Almanya’da açık şiddet ve terörle sağlanan ekonomik işleyiş; İngiltere, Fransa ya da ABD’nde “demokratik” yöntemlerle sağlanmış ve sağlanmaktadır. Bu, kolay görülebilir bir gerçektir. Kendilerini uygarlığın gerçek yaratıcıları olarak sunan Batılılar bu nedenle, İtalya ve Almanya’da 20.yüzyılın ilk yarısında yaşanan vahşete Batıda bugün de geçerli olan ekonomik düzenin değil; Mussolini ve Hitler’in “çılgın hırslarının” ve “demokrasiden yoksunluğun” yol açtığını söylerler; pazar paylaşımından, şirket egemenliğinden ve tekelleşmeden söz etmezler.